İnsanların yoğun çalışma temposundan yoruldukları, gezip spor yaparak bol oksijeni teneffüs edip dağ ve deniz manzarasını birlikte görebildikleri ruhsal ve fiziki sağlığa kavuşabilecekleri bir milli parktır.

Kazdağı’nın üzerine yerleşmiş kuzey ve güney istikametinden uzanan derin vadi ve kanyonlar ayrıca flora vefauna açısından zengin bir potansiyel arz etmesi, özellikle de zengin bitki örtüsünün taşıdığı biyolojik çeşitlilik milli parkın kaynak değerini oluşturur. Milli park sahası içinde gelişim noktaları ve tespit edilerek yürüyüş, dağcılık ve günü birlik kullanımları, manzara seyir temaları, konaklama alanları gibi çeşitli konularda hizmet vermesi planlanmıştır. Ayı deresi, Sarıkız Tepesi, Pınarbaşı, Sütüven, Hasan Boğuldu, Şahin Deresi gibi gelişme noktaları milli park içerisinde özelliği olan yerlerdir.

Milli park içerisinde hayvan ve bitki çeşidi çok zengindir. Bunların korunması ve daha rahat üremeleri ile sayıca çoğalmaları hedeflenmiştir. Hayvan türleri olarak ayı, karaca, yaban kedisi, su samuru, sincap, yarasa, kirpi, tavşan, porsuk, sansar, tilki, yaban domuzu, kartal, doğan, atmaca, şahin, keklik, tahtalı, çulluk, alabalık ve sazan bulunmaktadır.

Kazdağı tarih öncesi yıllarda da çeşitli medeniyetleri barındırmış, muhtelif tarihlerde kentsel kasabalar kurulmuş yıkılmıştır. Bilinen tarihi Thebe, Lyrnessos, Khyrsa, Killa, Anderia, Artandros, Anremittion, Astrya, Gargara şehirleri kurulmuş bunlardan birçoğu Truva savaşları sırasında yok edilmiştir. Homeros, ilyada’sında, Kazdağları’nda ida dağı “bol pınarlı vahşi hayvanlar anası” diye bahsetmektedir. Kazdağıları’nın her yerinden kaynaklar çıkmaktadır. 1500 m. rakımında dahi yaz kış suyu olan kaynaklar vardır. Edremit, Akçay ve Altınoluk’un buz gibi soğuk, bol içme ve kullanma suyu Kazdağı’nın sularıdır. Kazdağları’ndan gelen orman havasıyla denizin iyotlu ve oksijen miktarı yüksek havası birleşince Edremit ve çevresi oksijen çadırı olarak ifade edilmektedir.